CEM ÇATIK ‘ALMOST THERE’ (BUBİNGA RECORDS)
Gitarcı, bestekar, üretimci ve ses mühendisi Cem Çatık. Müzisyenliği komplike, üretimi ise kolektif ruhlu. Bununla da sonlu değil, birebir vakitte çalışkan ve üretken. “Almost There” ismini taşıyan albümü Cem’in denerken öğrendiği, öğrenirken müzisyen dostlarıyla paylaştığı bir sürecin memnuniyet verici çıktısı.
Davulda Erkan Sönmez, basta Halil Çağlar Serin ile kurulmuş bir çekirdek power trio var bu canlı kaydedilen albümde; üç kesimde da klavyesiyle Berkan Kaya, bir kesimde ise gitarıyla Emre Karabulut konuk olarak katılmış. Albümdeki altı parçayı Cem yazmış, yalnızca albüme ismini veren kesim Cem, Erkan ve Halil’in ortak imzasını taşıyor. Albümün yeterli bir performanstan oluşmasının en büyük nedeni, buradaki kesimlerin kayıttan evvel iki yıl boyunca sahnelerde canlı çalınmış oluşu.
Yeni jenerasyonun en yetenekli gitarcılarından biri olarak Cem dinlerken kendini hissettiriyor; içlerinde John Scofield dahil pek çok tarzdan gitarcıdan etkilenmiş, lakin kendine has cümleler kurmaktan da vazgeçmemiş. Yanına yoldaş olarak seçtiği arkadaşları da çalgılarına son derece hâkim. Funk-caz-rock-fusion sonlarında dolaşan bestelerin soundları güçlü olduğu üzere, atmosferleri de etkileyici. Doğal, güçlü ve duygusal açıdan ağır bir albüm.
ÖNER KARAÇUHA ‘A NEW ERA BEGİNS’ (MUKOS RECORDS)
Yeni nesil caz davulcusu Öner Karaçuha’nın “A New Era Begins” isimli yeni albümü, müzikal keşiflerle dolu dikkat cazip bir seyahat. Seyahat lafın gelişi değil, konsepti seyahat. Öner, tuşlu çalgılarda Çağkan Irmak Koç, basta Enver Ferah, trompette Oğuz Can Alım ile albüm boyunca evvel konuttan uzaklaşıyor, biterken konuta dönüyor.
Hayyam Stüdyoları’nda sekiz saatte canlı kaydedilen 11 kesimlik enstrümantal albümde dokuz özgün beste ve iki yorum var. Biri Erkan Oğur’un “Mor Dağlar”ı, başkası Japon bestekar Yoko Kanno’nun “Piano Black”i. Özgün besteler, Öner tarafından konut stüdyosunda tema olarak yazılmış, sonra birlikte üstüne provalar alınıp konserlerde çalınarak pişirilmiş. Düzenleme, trafik vs. hepsi orkestra üyelerinin iştirakiyle demokratik biçimde oluşturulmuş.
Kadıköy’de ders verdiği bir stüdyosu olan Öner, cazın sahibini geçindirmediği günlerde arkadaşlarıyla Nardis, Bova ve Karga üzere yerlerde çalmış. Bir müzik üreticisi ve işçisi olarak albüm yapma hevesini kaybetmemiş, davul liderliğinde bir orkestra kurarak bu hayali gerçeğe çevirmiş.
Albümün iki özelliğinden birincisi davulcunun önder oluşu, oburu davulcu albümlerinin genelde makûs olduğu bir gerçekken bu onlardan biri değil. “A New Era Begins” çağdaş bir ses şöleni.
