Uzun yıllardır vazife yaptığı iç hastalıkları anabilim kolunda, tedavi olmak için gelen hastaların büyük bir çoğunluğunun halsizlik ve yorgunluktan şikayetçi olduklarını belirten OMÜ Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Kısmı İç Hastalıkları Anabilim Kısmı Dr. Öğr. Üyesi Özgür Kılıç, halsizlik ve yorgunluğun tek başına ya da öbür semptomlarla birlikte de görülebileceğini söyledi. Genç ve kronik hastalığı olmayan bireylerde halsizlik ve yorgunluğun en sık nedeninin vitamin ve mineral eksiklikleri olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Kılıç, “Özellikle B12, D vitamini ve folat eksikliği laboratuvar testlerinde yaygın olarak karşımıza çıkıyor. Et tüketiminin az olduğu bireylerde ve genç bayanlarda demir eksikliğine bağlı kansızlık sık görülüyor. Sistemsiz beslenme, ağır ömür temposu ve gerilim de bu eksikliklerin ortaya çıkmasında değerli rol oynuyor” diye konuştu.
‘STRESLİ YAPIYA SAHİP BİREYLERDE, SABAHLARI KAS AĞRILARIYLA UYANMA OLAYLARI GÖRÜLÜYOR’
Yaşı ilerlemiş yahut kronik hastalığı olan bireylerde halsizlik ve yorgunluğun farklı sebeplerden kaynaklanabileceğini söz eden Dr. Özgür Kılıç, “Polifarmasi dediğimiz çoklu ilaç kullanımı, ilaç etkileşimleri ve yan tesirler yoluyla tabloyu ağırlaştırabiliyor. Örneğin hipertansiyon hastalarında tansiyonun çok düşmesiyle birlikte baş dönmesi, halsizlik ve istikrar bozuklukları görülebiliyor. Bu üzere durumlarda ilacın dozunu düşürmek ya da süreksiz olarak kesmek şikayetlerde güzelleşme sağlıyor. Lakin kan şekeri yüksekliği, tansiyonun denetimsiz seyretmesi ya da kalp yetmezliği bulgularının artması halinde tedaviyi tekrar düzenlemek gerekebiliyor. Sabahları kas ağrılarıyla uyanan ve analizlerde romatizmal belirti bulunmayan şahıslarda de fibromyaljinin öne çıkmaktadır. Bu durum bilhassa mükemmeliyetçi ve gerilimli yapıya sahip bireylerde sık görülüyor. Halk ortasında kas romatizması yahut sinirsel romatizma olarak da biliniyor” tabirlerini kullandı.
Halsizlik ve yorgunluğa unutkanlık, çabuk üşüme, kalp çarpıntısı ve kas zayıflığı üzere belirtiler eşlik ettiğinde farklı nedenlerin araştırılması gerektiğini söyleyen Dr. Özgür Kılıç, şöyle konuştu:
“Anksiyete bozuklukları, tiroid ve böbrek üstü bezinin fonksiyon bozuklukları, vitamin ve mineral eksiklikleri ile kansızlık kesinlikle ayırıcı teşhiste düşünülmelidir. Ayrıyeten elektrolit dengesizlikleri de bu şikayetlere yol açabilir ve kesinlikle tedavi edilmesi gerekir. Kilo kaybı, gece terlemesi, karın ağrısı ve karında şişlik üzere bulgularla birlikte görülen halsizlik ve yorgunluk durumlarında ise önemli hastalıkların araştırılması gerekir. Kanser, enfeksiyon, iltihabi hastalıklar ve siroz üzere durumlar da bu tabloya eşlik edebilir. Doktor önerisi olmadan vitamin, omega 3 yahut kolajen üzere desteklerin kullanılması birçok vakit asıl nedeni maskeler ve tanıyı geciktirir. Destek kullanımı kesinlikle doktor kontrolünde ve laboratuvar sonuçlarına nazaran yapılmalıdır. Kolay üzere görünen bu şikayetler aslında bedenin bize gönderdiği bir alarm olabilir. Halsizlik ve yorgunluk, birçok vakit kolay üzere görünse de bedenin sessiz çığlığıdır. Bu şikayetler vitamin ve mineral eksikliklerinden önemli hastalıklara kadar geniş bir yelpazede hastalıkların habercisi olabilir.”
