Bir ülkenin birden fazla başşehre sahip olması sıradışı bir durum üzere görünebilir, lakin kimi ülkelerde bu uygulama epey yaygındır. Coğrafik, tarihî ve kültürel sebeplerin tesiriyle ortaya çıkan bu durum, idarenin farklı alanlarını istikrarlı bir halde dağıtmayı gayeler. İşte birden fazla başkentiyle dikkat çeken ülkeler ve öyküleri…
1. Güney Afrika: Üçlü Başşehir Modeli
Başkentler: Pretoria (yönetim), Cape Town (yasama), Bloemfontein (yargı)
Sebep: Güney Afrika’nın geniş coğrafyası ve farklı etnik kümeler ortasında istikrar sağlama maksadı, başkentlerin üçe bölünmesine neden olmuştur.
2. Bolivya: Tarihin İki Yüzü
Başkentler: Sucre (anayasal), La Paz (idari)
Sebep: Sucre, Bolivya’nın tarihi başşehri olmasına karşın, yüksek rakımı ve büyüyen nüfusuyla La Paz idari merkez haline gelmiştir.
3. Hollanda: Resmi ve İdari Ayrım
Başkentler: Amsterdam (resmi), Lahey (idari)
Sebep: Hollanda’nın kültürel ve ekonomik merkezi Amsterdam, resmi başşehir olarak kabul edilirken, hükümet Lahey’de yer almaktadır.
4. Malezya: Çağdaş ve Klâsik Başkentler
Başkentler: Kuala Lumpur (resmi), Putrajaya (idari)
Sebep: Kuala Lumpur’un artan nüfus yoğunluğu ve kentleşmesi, hükümetin daha sistemli bir kent olan Putrajaya’ya taşınmasını zarurî kılmıştır.
5. Eswatini: Kraliyet ve İdare Dengesi
Başkentler: Mbabane (idari), Lobamba (kraliyet ve yasama)
Sebep: Bu ayrım, Eswatini’nin çağdaş idare sistemi ile klâsik monarşisi ortasında bir istikrar kurmayı gayeler.
