Şam’daki yap-işlet-devret modelli projeye muhalefetten ‘Organize işler’ tepkisi: Suriye’nin yeni havalimanını Cengiz, Kalyon ve TAV yapacak
Projeyle Şam Milletlerarası Havalimanı’nın yolcu kapasitesi 8 yıl içerisinde yıllık 31 milyona çıkarılacak. Bu kapsamda Türkiye’de ‘“5’li çete” olarak anılan şirketlerden Kalyon İnşaat ve Cengiz İnşaat ile TAV, Katar’dan UCC ve ABD’den Assets Investments şirketleri bir konsorsiyum kurdu. Bu konsorsiyum, Suriye Sivil Havacılık Otoritesi ile yatırım meblağı 4 milyar dolar olan bir muahede imzaladı. Yap-işlet-devret modelli mutabakatın imza merasimine Suriye’nin süreksiz Cumhurbaşkanı Ahmed Şara ile ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack da katıldı.
KALKINMA VE REFAH VURGUSU
Barrack, mutabakatın imzalanması sonrası toplumsal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Müreffeh ve barışçıl bir Suriye’nin geleceği, Suriye’nin kendisi ve Katar’ın UCC şirketi ile, Türkiye’nin Cengiz ve Kalyon kümeleri üzere bölgesel ortaklarının elindedir. Toparlanma süreci, güvenlik ve istikrar temelinin -zaman vakit kesintiye uğrasa da- inşasıyla başlamalı, bunu devlet sistemlerinin kurulması ve nihayetinde girişimcilik ile refahın sağlanması izlemelidir” sözlerini kullandı. Cengiz ve Kalyon Holding’in temsilcileri ise bölgesel kalkınmaya ve istikrara dayanak sunmak istediklerini tabir etti.
‘SİYASİ AKRANLIK FAALİYETLERİ’
Projenin Türkiye’de muhalefetin “5’li çete” olarak isimlendirdiği şirketlerce yapılması ve “Yap-işlet-devret” modeliyle gerçekleşmesi, tenkitlere neden oldu. CHP Dış Siyaset Koordinatörü İlhan Uzgel, muahedeye ait Cumhuriyet’e yaptığı değerlendirmede, “Normal şartlarda Türk şirketlerinin sırf komşu ülkelerde değil, dünyanın her yerinde ihaleler alması, büyük yatırımlar yapması desteklenecek bir şey. Kimsenin itirazı olmaz. Sorun bunun AKP eliyle, son derece karanlık bir yola gidiyor olması” dedi. Kelam konusu şirketlerin Türkiye’de ‘ihale değişiklikleri’, ‘peşkeş özelleştirmeler ve ‘doğanın katledilmesi’ üzere olaylarla anıldığını söyleyen Uzgel, bunların artık Suriye’ye yansıyabileceğini kaydetti. Cengiz ve Kalyon’un mayıs ayında, yeniden Katarlı ve ABD’li şirketlerle Suriye’den güç ihalesi aldığını anımsatan Uzgel, “ABD’nin Ankara Büyükelçisi’nin birebir vakitte Suriye Özel Temsilcisi olduğunu da düşünürsek burada bir iktisadi faaliyet değil, bir siyasi akranlık faaliyeti yürütülüyor. AKP’nin yaptığı her işte olduğu üzere burada da, AKP’ye bir ekonomik çıkarın monte edilmesi sürecini görüyoruz” diye konuştu.
‘ORGANİZE İŞLER’
İYİ Parti Memleketler arası Bağlantılar Lideri Ahmet Kamil Erozan da bahse dair Cumhuriyet’e açıklamalarda bulundu. Erozan, “Adrese teslim bir ihale süreci var. Büyük ihtimalle Ahmed Şara dediğimiz, iktidarın kankası durumuna gelmiş arkadaşa, ‘Bu ihaleyi şu ya da bu firmaya vereceksin’ diyorlar. Türkiye’nin Suriye siyaseti birtakım firmaların beslenmesinden ibaret. ‘Organize işler’ diyebiliriz” sözlerini kullandı.
