Sahte diplomadan sonra sahte rapor çetesi mi? Sadece Beylikdüzü Devlet Hastanesi değilmiş!
Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nde hekimlerin ismine onların onayı olmadan hazırlanan düzmece rapor skandalının o hastaneyle hudutlu olmadığı ortaya çıktı.
CUMHURİYET DETAYLARA ULAŞTI
Özellikle yabancı asıllı şahısların ülkelerine dönmelerine pürüz olmak maksadıyla yapıldığı öne sürülen sahtekarlıkların kapsamı genişliyor.
İddiaya nazaran yasadışı faaliyetler; Beylikdüzü, Silivri ve Küçükçekmece’deki hastanelerde ağırlaşıyor.
Herhangi bir çete faaliyetinin olup olmadığı konusunda resmi bir açıklama yapılmazken Cumhuriyet, mevzuyu resmi makamlardan teyit etti. Buna nazaran kimi yabancı asıllı hastalarla ilgili tabiplerin isimleri kullanılarak uydurma kimlik numarası ve branş isimleriyle rapor hazırlanıyor.
Söz konusu sahtecilik, İstanbul Göç Yönetimi ve İstanbul Vilayet Sıhhat Müdürlüğünün çalışmasıyla ortaya çıktı. Ulaştığımız İl Sağlık Müdürlüğü yetkilileri kendilerine intikal eden kelam konusu olayları Başsavcılığa bildirdiklerini ve soruşturma başlatıldığını belirtti. Lakin buna misal olayların çete faaliyeti kapsamında yürütüldüğü savlar ortasında yer alıyor.
AYNI HASTANEDEN RAPOR DÜZENLENMİŞTİ
Cumhuriyet’in daha evvel bu hususa benzeri skandalı gündeme getirdiği haberde şu sözler yer almıştı:
Sahte diploma skandalının akabinde artık de düzmece içerikli sıhhat raporları gündemde. Yabancı asıllı O.S. isimli bir yurttaş, İstanbul Vilayet Göç İdaresi’ne ikamet müsaadesi için müracaatta bulundu. Müracaat evrakları ortasında yer alan sıhhat raporunda, kişinin bir yıl boyunca seyahat edemeyeceği belirtiliyordu. 26 Haziran tarihli rapor, Beylikdüzü Devlet Hastanesi’nden düzenlenmiş üzere görünüyordu. Lakin evrakta ismi geçen doktorun kimlik numarası ile tıbbi branşı uyumsuzdu. Bu tutarsızlık, sıhhat çalışanı tarafından fark edilince sahtekârlık kuşkusu doğdu.
İstanbul Vilayet Göç Yönetimi, sıhhat raporunun doğruluğunu teyit etmek üzere 30 Temmuz’da Beylikdüzü Devlet Hastanesi’ne resmi yazı gönderdi.
Yazıda raporun hastaneye kayıtlı olup olmadığının araştırılması istendi. Hastane idaresi tarafından yapılan ayrıntılı inceleme sonucunda, raporun hastane sistemine kayıtlı olmadığı, raporda belirtilen tabibin branşının kusurlu yazıldığı ve kimlik bilgilerinin de gerçeği yansıtmadığı tespit edildi.
Beylikdüzü Devlet Hastanesi, durumu 4 Ağustos tarihli yazısında Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’na bildirdi.
