Sanayici ve ekonomistler yeni orta vadeli programın (OVP) üretimde dönüşüm ve finansman planı sunmadığını, uygulanan ekonomik programın yükünün de endüstrici ve vatandaşın omzuna bırakıldığını açıkladı.
Kamunun hâlâ tasarrufa yönelmediği bu nedenle vatandaştan fedakârlık beklenmesinin de adil olmadığı yorumu yapıldı.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi’nin evvelki akşam yapılan eylül ayı olağan toplantısında yeni orta vadeli plan (OVP) masaya yatırıldı. “Sanayimizde dönüşümü tartışırken yeni OVP (2026-2028) gayelerinin üretim hayatımız açısından önemi” başlığıyla düzenlenen panelde konuşan İSO Lider Yardımcısı İrfan Özhamaratlı, endüstricinin en kıymetli probleminin öngörülebilirlik olduğunu belirtti.
‘İNSAN SERMAYESİ YETERSİZ’
Özhamaratlı, “OVP her okunduğunda ‘keşke yapılabilse’ dediğimiz pek çok ıslahat taahhüdünü içeriyor. Umuyoruz ki endüstride dönüşüm üzere başlıklar yine ülke gündeminin üst sıralarına taşınır” dedi.
Panelde konuşan ekonomistler, OVP’nin “bir araç” olarak sağlam bir dönüşüm kıssası sunması gerektiğini lakin programın maliye odaklı olduğunu, üretimde dönüşüme ait somut bir finansman planı içermediğini lisana getirdi. Hanehalkının da baskı altında ezildiğini hatırlatan panelistler, hem endüstrici hem işgücüne yönelik daha fazla nitelikli siyaset dökümanına gereksinim olduğunu vurguladılar.
Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (TSKB) Başekonomisti Dr. Burcu Ünüvar, “Ucuz işgücü üzerinden erişebileceğimiz ne düşük bir enflasyon ne yüksek bir büyüme ne de rekabet avantajı var. Bizim güzelleştirmemiz gereken bir insan sermayemiz var” tabirlerini kullandı.
Türkiye İktisat Araştırmalar Vakfı (TEPAV) Yöneticisi Dr. M. Coşkun Cangöz ise “Kamu harcamaları kısmında çok önemli bir tasarruf görmedik. Bütçe tarafında kamunun küçülmesine dair rastgele bir adım atılmış değil. Kamunun kendi harcamalarında kısıntı yapmadan vatandaştan fedakârlık beklemesi adil değil” yorumunu yaptı.
