TBMM Başkanı Kurtulmuş’un imzasını taşıyan, İsrail’in Gazze’deki İşgalini Genişletme Kararı ve Filistin Halkına Yaptığı Soykırım Hakkında Tezkere TBMM Genel Konseyinde kabul edildi.
Oy birliği ile kabul edilen tezkerede “İsrail hükümeti, soykırım siyasetlerinden vazgeçene kadar BM ve memleketler arası kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınması davetinde bulunuyoruz” denildi.
Yayımlanan ortak bildiride şu sözlere yer verildi:
“İsrail Filistin halkına karşı on yıllardır sürdürdüğü işgal, imha ve ilhak siyasetlerini, son iki yıldır bilhassa Gazze’de bir soykırıma dönüştürmüştür.
İsrail’in sürdürdüğü soykırım, kıtlık ve açlık siyasetleri on binlerce cana mal olmuştur. Soykırımcı Netanyahu hükümetinin Gazze halkını açlığa ve kıtlığa taammüden mahkûm ettiği BM ve başka milletlerarası kuruluşlarca da söz edilmiştir.
Gazze’yi işgal operasyonunu genişletme kararı alarak katliamlarına ve zulme devam eden İsrail, son iki yılda büyük çoğunluğu bayan ve çocuk 70 bine yakın insanı öldürmüş, 150 binden fazla kişiyi yaralamış, bölgenin sivil altyapısını imha etmiştir.
Filistinli bayanlar, çocuklar, gençler ve yaşlılar soykırımcı İsrail güçlerince adeta bir mevt ve açlık hapishanesine mahkûm edilmişlerdir. Bu canice hareketleriyle yetinmeyen Netanyahu ve çetesi, Filistinlileri yok etme eforunu bir üst evreye taşıyarak Gazze dahil tüm Filistin yerleşimlerini ilhak etme siyasetini uygulamaya koyma basamağına gelmiştir.
İsrail; Kudüs ve Batı Şeria’da da işgal güçleri ve yasadışı yerleşimciler vasıtasıyla Filistinlilere uyguladığı şiddeti artırmış; toprak işgalini, yasadışı yıkımları ve yasadışı yerleşim inşasını hızlandırmıştır.
Ne yazık ki Memleketler arası Adalet Divanı ve Memleketler arası Ceza Mahkemesi dışında hiçbir global kurum İsrail hükümetinin hukuksuz kararlarını ve katliamlarını durdurmaya yönelik bir teşebbüste bulunmamaktadır.
Neredeyse yeryüzünün her karışında insanlık cephesinin yükselen sesi, bu zulme sessiz kalan ya da destekleyen hükümetleri son vakitlerde Filistin halkının yanında durmaya zorlamaktadır.
Bu karanlık tablonun umut veren tarafı ise daha evvel sessiz kalan ya da İsrail’e takviye veren birtakım devletlerin Filistin’i tanımaya ve İsrail’i boykot etmeye yönelik kararları devreye almasıdır. Gelinen etap insanlık vicdanının büyük bir başarısıdır.
Bugün burada TBMM olarak bizler Filistin halkıyla dayanışmaya ve İsrail’in durdurulmasına yönelik tekliflerimizi ve davetimizi dünya parlamentolarına iletmek için toplanıyoruz.
Ümit ederiz ki bizimle birlikte insanlığın sesini ve vicdanını yükseltmeye dayanak olacak dünya parlamentoları da bu davetimize katılır ve daima birlikte harekete geçeriz.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu olarak;
1. Filistin halkının İsrail tarafından on yıllardır maruz bırakıldığı işgal, imha ve ilhak uygulamalarını en güçlü formda kınıyoruz.
2. Filistin halkına yönelik katliamların ve son olarak Gazze’de kıtlığın bir imha silahı olarak kullanılmasının soykırım cürmü teşkil ettiğini vurguluyoruz.
3. Uluslararası toplumu, İsrail’i Gazze’de kalıcı bir ateşkesi kabul etmeye, silahlı güçlerini bölgeden çekmeye ve Gazze’ye kesintisiz insani yardım ulaşımını sağlamaya zorlamak için daha fazla gayret göstermeye davet ediyoruz.
4. Kudüs ve Batı Şeria’daki yasadışı yerleşim faaliyetlerini ve Filistin halkına yönelik şiddeti telin ediyoruz.
5. Filistin topraklarında soykırım ve sömürge cürümlerini işleyenlerin mahkemeler önünde hesap vermelerinin temin edilmesi davetinde bulunuyoruz.
6. 1967 sonları temelinde, coğrafik bütünlüğe sahip, bağımsız ve hâkim bir Filistin Devleti’nin hayata geçirilmesinin adil ve kalıcı barışın sağlanmasının tek yolu olduğunu kayda geçiriyoruz.
7. Mescid-i Aksa başta olmak üzere Müslümanların kutsal yerlerine siyonist rejim tarafından yapılan hücum ve provokasyonların kesinlikle durdurulması gerektiğini vurguluyoruz.
8. İsrail hükümeti, soykırım siyasetlerinden vazgeçene kadar, BM ve memleketler arası kuruluşlardaki üyeliklerinin askıya alınması davetinde bulunuyoruz.
9. Tüm ülke parlamentolarını;
– İsrail ile olan tüm askeri ve ticari bağları sonlandırmaya, Filistin halkına yönelik uygulanan ambargoyu kırmaya yönelik hemen harekete geçmeye;
– İsrail’in işgal ettiği Filistin topraklarındaki soykırım ve sömürge siyasetlerini reddetmeye ve kınamaya;
– Filistin halkının yasal haklarını savunmaya, iki Devletli tahlil perspektifini muhafazaya ve Filistin Devleti’ni tanımayan ülkeleri de Filistin’i tanıma davetinde bulunmaya;
– 18 Nisan 2025 tarihinde, İstanbul’da TBMM öncülüğünde tesis edilen “Filistin’i Destekleyen Parlamentolar Grubu”na katılmaya davet ediyoruz.
Bu çerçevede, bu bildirinin oylanarak kabul edilmesi ve alınan kararın Resmî Gazete’de yayımlanması konusunu Genel Konseyin tasviplerine arz ederim.”
