İktidarın yangınla mücadele yöntemi: ‘Ögretmeni okula değil ormana gönder’
Türkiye’nin yangınlarla uğraş formülü tartışılırken temmuz ayında Manisa’da öğretmenlere ve imamlara ‘Yangınla mücadele’ kapsamında görevlendirmeler verilmişti. Görevlendirmelere ait yeni ayrıntılar ortaya çıktı. Manisa Yunusemre İlçe Ulusal Eğitim Müdürlüğünden kelam konusu görevlendirmeler için okullara, ‘Orman Yangınları Acil Müdahale Grupları Eylül Ayı İşçi ve Araç Görevlendirilmesi’ bahisli yazı gönderildi. Yazıda “Orman Yangınlarının önlenmesine yönelik önlemler kapsamında, 7/24 temeline nazaran misyon yapmak üzere acil müdahale takımları oluşturulmuş olup, envanter listesi kaymakamlığımızın ilgi yazı ekinde ve gruplarda misyonlu işçi listesi yazımız ekinde gönderilmiştir. Görevlendiren işçiye bildiri edilmesi ve görevlendirme çizelgesinin günlük doldurulmasının sağlanması konusunda; gereğini rica ederim” tabirleri yer aldı. Öğretmenler, yangınla gayret kapsamında vardiya sistemi ile görevlendirildi. Eğitim işçileri kendilerine verilen misyon bölgelerinde yangın nöbeti tutuyor.
‘DEVLET AKLI DEĞİL, KEYFİLİK’
Öğretmenlerin ve imamların yangıla uğraşta görevlendirilmelerine eğitim işçilerinden reaksiyon geldi. Cumhuriyet’e konuşan Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, öğretmenlerin yangın bekçisi olmadığını, kararın ise devlet ciddiyetini değil; keyfiliği, günübirlik talimatlarla yönetilen bir anlayışı gösterdiğini belirtti. Devletin vazifesinin işi ehline vermek olduğunu anımsatan Özbay, “Öğretmenle imamı yangın nöbetçisi yapmak, devlet aklına değil, keyfiliğe işaret etmektedir” dedi.
‘EĞİTİM VE İBADET AKSADI’
Keyfiliğin, kamu güvenliğini tehlikeye atacağını söz eden Özbay, “Devletin misyonu öğretmene ‘Yangın var mı? Bak’ demek değil; yangın uzmanını işe almak, afet planlamasını bilimin ışığında yapmaktır. Öğretmeni, imamı, bekçiyi asli vazifesinden koparıp yangın nöbetine göndermek bir önlem değil, kamu güvenliğine karşı işlenmiş bir ciddiyetsizliktir” diye konuştu. Özbay, eğitim ve ibadet hizmetinin aksadığını, kamu çalışanlarının mağduriyet yaşadığını ve halkın can güvenliğinin riske atıldığını vurguladı.
‘ÇÖKÜŞÜ GÖSTERİR’
Öğretmenlerden birinin ‘Acil müdahale takımına şoför’ olarak görevlendirildiğini de açıklayan Özbay, “Bir eğitimciyi, asli misyonundan koparıp yangın takımına sürücü yapmak; mesleğin prestijini hiçe saymak, kamu çalışanını angarya iş gücüne indirgemek, liyakat yerine keyfiliği kural haline getirmek demektir” sözlerini kullandı. Yangınların talimatla değil; bilimle, liyakatle ve uzman gruplarla söndürülebileceğine dikkat çeken Özbay, “Devlet, göstermelik önlemlerle değil; eğitimli, donanımlı, hakkı teslim edilmiş uzmanlarla ayakta kalır. Öğretmen, itfaiyeci ve şöför değildir, imam ormancı değildir. Bekçi AFAD değildir. Valilik oluruyla onaylanan bu keyfilik, devletin ciddiyetini değil, çöküşünü gösterir” dedi.
‘CAN GÜVENLİĞİ YOK’
Hürriyetçi Eğitim-Sen Manisa İl Başkanı Taner Çetin de bahse ait bir açıklama yaptı. Kendisi de yangınla uğraşta görevlendirilen Çetin; eğitim alınmadan, yol masrafları karşılanmadan, araç temini sağlanmadan ve gece yarısı ormanlık alanda can güvenliği olmadan görevlendirilme yapıldığını bildirdi. Ormanları korumak için üstlerine düşen misyonları yapmaya hazır olduklarını ancak her işin tarzı ve asılları olduğunu anımsatan Çetin, “Öğretmen arkadaşlarımızın can güvenliği yoktur. İşleyiş yönetmeliğe uygun değildir. Gönüllülük temeline riayet edilmemiştir. Eylül ayının gelmesiyle eğitim periyodu başlamıştır. Okullarımızın yeni periyoda hazır olması için yönetimci arkadaşlarımız var gücüyle çalışmakta kimi vakit nöbetten çıkıp okuluna gelmektedir. Bu üstün çabalarına karşın bizim yeşertmemiz gereken fidanlarımız çocuklarımızdır. Birinci ve en kıymetli işimiz öğrencilerimizdir. Orman yangınlarıyla çaba için görevlendirmelerin kasım ayına kadar süreceği tarafında sözler var. Eğitim öğretimin aksamaması için öğretmen arkadaşlarımızın asli vazifelerine odaklanması şarttır” diye konuştu.
