Ulusal basındaki haberlere nazaran, KDC’deki Birleşmiş Milletler İstikrar Misyonu (MONUSCO) Müdafaa ve Operasyonlardan Sorumlu Özel Temsilci Yardımcısı Vivian van de Perre, çatışmalardaki kayıplara ait açıklamada bulundu.
Perre, son devirde Goma sokaklarından 2 bin cesedin toplandığını, 900 cesedin de farklı hastanelerdeki morglarda bulunduğunu kaydetti.
Bir çok bölgede hala toplanmayı bekleyen cesetlerin olduğunu, kayıp sayısının artacağını vurgulayan Perre, Dünya Sıhhat Örgütü’nün (DSÖ) mümkün salgınlar konusunda kaygılı olduğunu bildirdi.
KDC’nin doğusundaki Kuzey-Kivu eyaletinin bir çok bölgesini ele geçiren M23, son olarak 30 Ocak’ta eyalet başşehri Goma’yı da denetimi altına alarak, vali atamıştı.
Ruanda ve Uganda’ya hududu bulunan kelam konusu eyalet stratejik pozisyonuyla öne çıkıyor.
M23’nin 2 gün evvel ateşkes ilan etmesi üzerine KDC hükümeti, “isyancıların tek taraflı ateşkes ilanının aldatıcı bir propaganda” olduğunu savunarak, çatışmaların devam ettiğini duyurmuştu.
NE OLMUŞTU?
KDC’nin doğusunda yaşanan çatışmalar nedeniyle yıl başından bu yana 500 binden fazla kişi yerinden oldu.
Bölgedeki birçok köy ve kasabanın denetimini ele geçiren M23, son olarak Kuzey-Kivu eyaletinin başşehri Goma’yı ele geçirmişti.
BM ve KDC’nin M23’e takviye vermekle suçladığı Ruanda ise argümanları reddediyor.
KDC’nin doğusunda güvenliği sağlamak gayesiyle bölge ülkeleri tarafından 23 Mart 2009’da imzalanan barış muahedesinin bozulmasıyla 23 Mart Hareketi ismi altında ortaya çıkan küme, daha sonra M23 formunda anılmaya başlamıştı.
M23, büyük ölçüde Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame’nin de kabilesi olan Tutsilerden oluşuyor.
