Yıllar içinde farklı devirlerde ürettiği yapıtlardan oluşan müze, hem folklorik hem de fantastik bebeklere ve büyük kompozisyonlara mesken sahipliği yapıyor. Eşinin de dayanak olduğu müze, Özer’in emeğinin ve sanatının bir yansıması olarak fiyatsız bir halde ziyarete açık. Koleksiyon, ziyaretçilerin ağır ilgisini çekiyor ve bölgenin en çok ziyaret edilen müzeleri ortasında yer alıyor.
“İLK GÜNDEN İTİBAREN YAPTIĞIM BÜTÜN YAPITLARDAN ÖRNEKLER YER ALIYOR”
“KENDİ MASALIMIN KAHRAMANLARINI OLUŞTURUYORUM”
Dünyada bilinen bir sanat olduğuna dikkat çeken usta sanatçı Özer, “Müze de yer alan bebekler aslında bebek kavramında olmalarına karşın bunlar aslında dünya da doll arka, sanat bebekleri diye bilinen bir sanat koluna ilişkin eserler. Ben esasen folklorik ya da yöresel bebekler pek yapmıyorum. Benim yaptığım bebekler, tasarım bebekler, hayal dünyamın yapıtları. Aslında ben kendi masalımın kahramanlarını oluşturuyorum” diye belirtti.
“HER GÜN MÜZEYİ BİRİNCİ GÜNKÜ ÜZERE ZİYARET EDİYORUM”
Müzenin kendisi için büyük bir mana tabir ettiğini söyleyen kelamlarını şu formda sonlandırdı:
“Müzenin açılışı her ne kadar da 2025 Mart olsa da 15 yıl evvel oluşturulmaya başlandı diyebilirim. Çok duygulandım. Müzenin açılışını benim için büyük bir gurur kaynağı. O gün çok duygulanmıştım. Her gün birinci sefer geziyormuş üzere gidip ziyaret ediyorum. Bebeklerim ağır bir ilgi görüyor. Fiyatsız olarak ziyarete açık ve bölgedeki müzeler için de en çok ziyaret edilen müzeler ortasında yer alması beni çok memnun ediyor. Bundan da çok mutluyum. Ayrıyeten ziyaretçilerimizi bu kadar çeşitli üretimi bir kişinin yapabilmiş olması çok şaşırtıyor. Birtakım bebeklerin çok gerçekçi olmaları onların çok ilgisini çekiyor. Orta sırada bebek korkusu olan müzeseverler geliyor çok gerçekçi olduğu için korkanlar da var. Fakat endişe da bir histir. Onların korkmaları da hoşuma gidiyor.”
