CHP Genel Başkanı Özgür Özel, denizlerde av yasağının sona ermesi hasebiyle Sinop’ta düzenlenen “Balıkçılık Dönemi Açılış Programı’nda balıkçılarla bir ortaya geldi. Özel, “Sinop’ta 2 bin 326 ruhsatlı balıkçının, 444 teknenin var olduğunu ve 2024 yılının balıksız ve maalesef bereketsiz geçtiğini ıstırapla izledik. Bu açılışla birlikte mevcut meselelerin üzerine kararlılıkla daima bir arada gidelim. Gerekli görüşmeleri yapalım, gerekirse aksiyon yapalım. Balıkçıların uygun bir sene geçirmesini ümit ediyorum. Balıkçılar, rüzgar çok olduğunda, deniz fazla dalgalandığında sığınacak inançlı bir liman ararlar. Memleket, maalesef sıkıntısıyla, tasasıyla, rüzgarıyla, fırtınasıyla eksik olmayan bir noktada. Bu ülkenin inançlı limanı Cumhuriyet Halk Partisidir. Bundan sonraki süreçte de herkesin yüzünü güldürecek olan Cumhuriyet Halk Partisi iktidarıdır” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sinop’ta “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitingine katıldı. Mitingin akabinde “Balıkçılık Dönemi Açılış Programı”nda balıkçılarla bir ortaya gelen Özel, yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin gündemine damga vuran bir mitingi gerçekleştirdiniz. Hepinize farklı başka teşekkür ediyorum, sağ olun var olun. Artık ise av yasağının bittiği, ağların artık serbestçe denize atılacağı, balıkçıların nasiplerini denizden çıkaracakları bir dönem açılışı için buradayız” tabirlerini kullandı.
Balıkçıların yaşadığı sıkıntılara dikkati çeken Özel, şöyle devam etti:
“Biz burada yalnızca balıkçılarla birlikte değiliz; onların yollarını gözleyen bedelli aileleri burada, onların yolunu gözleyen bütün bir kent burada. Zira Adana’da pamuğa verilen taban fiyat yalnızca pamukçuyu ilgilendirmez, Manisa’da kuru üzümün fiyatı yalnızca bağı olanları ilgilendirmez, nasıl Ordu’da, Giresun’da, Trabzon’da fındık fiyatı tüm kent için kıymetliyse, Sinop üzere balıkçılıkla iç içe geçmiş bir kentte balıkçının eserinin para etmesi de o kentin bir bütün olarak iktisadına ve toplumsal hayatına katkı sağlar.
Türkiye’de balıkçıların sıkıntıları var fakat görüyorum ki Sinop’ta bu sıkıntılar daha derin. Biraz evvel benim tabir etmeyi düşündüğüm cümlelerle Sayın Belediye Başkanımız Metin Gürbüz durumu özetledi. Kimse ASELSAN’ın, ROKETSAN’ın yerli ulusal savunma endüstrisini geliştirmesine karşı değil. Bunların elbette testleri de olacak. Fakat Sinop üzere, sosyoekonomik olarak son 8 yılda en artlara gerilemiş bir kentin turizme muhtaçlığı var, turist çekmeye muhtaçlığı var.
Balıkçılık dışında yapılabilecek bir şey yok ve siz yılın 182 günü, yani iki günden birinde, ‘Balığa çıkmayın, füze testi yapacağız’ diyorsunuz. Turistlerin başının üstünden roketler geçiyor, füzeler geçiyor. Ayrıyeten o seslerden, o testlerden balıklar ürküyor, yuvalarını terk ediyorlar, yuva yapmıyorlar ve balıkçılığın randımanı düşüyor. Kesinlikle ROKETSAN’ın ve ASELSAN’ın bu testleri yapabileceği, yerleşim yerlerinden uzak lokasyonlar bulunabilir.
“DENİZCİLİK, BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ BAKANLIĞI KURULMALI”
Özellikle biraz evvel genç bir balıkçı arkadaşımın talep ettiği üzere, 6 bakanlığın farklı ayrı yetkilendirdiği denetlemeler ve fiyatlamalar yerine, bütün sıkıntının tek bir bakanlıkta, Denizcilik, Balıkçılık ve Su Ürünleri Bakanlığı çatısı altında toplanmasını; buranın kaygılarıyla ilgilenen, direkt bir bakanın olmasını, adeta bu mesleğin artık Ankara’da kabinede bir sahibinin, bir temsilcisinin bulunmasını son derece önemsiyoruz.
Uzun çabalar sonunda Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde bizim teklifimizle, Barış’ın konuşmasıyla ve öteki partilerle yapılan yanlışsız temaslarla bir kurul kurulmuştu. O komite da problemleri tespit etti ve bütün partilerin iştirakiyle tahlil teklifleri de sıralandı. Aslında Meclis’in önünde yürüyeceği yol, rahatsızlıkların ortadan kaldırılacağı reçete aşikâr. Ancak maalesef ülkeyi yönetenler, Meclis’i kendi kendine çalışan, kendi kendine konuşan, ülkenin idaresine tesir edemeyen bir konuma getirdikleri için ve Meclis’e sırtlarını döndükleri için, Meclis’in güçlenmesini milletin güçlenmesi; Meclis’in zayıflamasını ise kendilerinin güçlenmesi saydıkları için, ülkeyi yöneten tekçi anlayış maalesef bu hususlara eğilmedi. Fakat biz, o çalışmayı da kendimize kılavuz yapmayı önemsiyoruz.
“ET VE BALIK KURUMUNUN İSMİNDEN BİLE BALIĞI ÇIKARDILAR”
Semboliktir lakin Et ve Balık Kurumunun isminden bile balığı çıkardılar. Et ve Balık Kurumu, balıkla ve balıkçılarla ilgilenmek yerine büsbütün etle ilgilenen bir kurum haline geldi. Bizim teklifimiz, Balık ve Su Eserleri Kurumunun da kesinlikle kurulmasıdır. Kooperatiflerin desteklenmesi, kooperatifçiliğin önündeki manilerin kaldırılması, kooperatifler üzerinden milletin ucuz ve sağlıklı balığa ulaşmasının sağlanması; azalan ortacılar sayesinde hem fiyatların düşmesi hem de balıkçıların emeklerinin daha uygun kıymetlendirilmesi konusunda takipçi olacağız.
“HER GÜN BİR GÖLÜN KURUDUĞUNU, BİR AKARSUYUN KURUMAKTA OLDUĞUNU ÜZÜLEREK TAKİP EDİYORUZ”
Türkiye’de 200’ü doğal, 300 tane baraj gölü var. 33 tane büyük akarsu var ancak her gün bir gölün kuruduğunu, bir akarsuyun kurumakta olduğunu üzülerek takip ediyoruz. Global iklim krizinin yarattığı ıstıraplar elbette var lakin Türkiye’nin de alınması gereken önlemleri yapmak yerine, derelere ve ırmaklara düşmanlık yapan, gölleri kurumaktan alıkoyacak projelere dokunmayan, son derece yanlış siyasetlerle yönetildiğini de tabir etmek gerekiyor. Yan kısımlarıyla birlikte 3 milyonun üzerinde balıkçılıkla uğraşan vatandaşımız var. Lakin toplumsal garantileri yok, emeklilikleri yok. Hatta iş sıhhati ve iş güvenliği noktasında da balıkçılık alanı en sorunlu alanlardan bir tanesi.
“BU ÜLKENİN İNANÇLI LİMANI CUMHURİYET HALK PARTİSİDİR”
Sinop’ta 2 bin 326 ruhsatlı balıkçının, 444 teknenin var olduğunu ve 2024 yılının balıksız ve maalesef bereketsiz geçtiğini hüzünle izledik. Bu açılışla birlikte mevcut sıkıntıların üzerine kararlılıkla daima birlikte gidelim. Gerekli görüşmeleri yapalım, gerekirse hareket yapalım. Balıkçıların âlâ bir sene geçirmesini ümit ediyorum.
Balıkçılar, rüzgar çok olduğunda, deniz fazla dalgalandığında sığınacak inançlı bir liman ararlar. Memleket, maalesef kaygısıyla, tasasıyla, rüzgarıyla, fırtınasıyla eksik olmayan bir noktada. Bu ülkenin inançlı limanı Cumhuriyet Halk Partisidir. Bundan sonraki süreçte de herkesin yüzünü güldürecek olan Cumhuriyet Halk Partisi iktidarıdır. Ağlarınız dolu olsun, eserleriniz para etsin, paranız bereketli olsun. Vira bismillah, iyi uğurlu olsun!”
Programın akabinde “Vira bismillah” diyerek balıkçılarla birlikte denize açılan Özel, dönemin balıkçılar için güzel ve bereketli olmasını diledi. Özgür Özel, “Umuyorum geçen sene üzere makûs bir sene geçmez. Ağlarının dolu olmasını, çıkarlarının bol olmasını diliyoruz” tabirini kullandı.
Balıkçı telsizinden balıkçılara seslenen Özgür Özel, “Değerli reislerimiz ve ekmeğini denizden çıkarmak için bugün kolları sıvayan bütün işçi kardeşlerime selam olsun. Ağlarınızın dolu olmasını, yararınızın bol olmasını, bereketli olmasını temenni ediyorum. Hepinize güzel bir dönem diliyorum. Vira bismillah. Sağ olun” dedi.
