NTV ekranlarında Ahmet Mümtaz Taylan’ın sunduğu Empati programının bu haftaki konuğu ünlü oyuncu Kerem Bürsin oldu.
Bürsin, hayatına ve mesleğine dair samimi açıklamalarda bulunurken, son olarak birlikte rol aldıkları Şımarık sineması hakkında da konuştu.
“GENÇLERE YÖNELİK OLMASI BENİ HEYECANLANDIRDI”
Programda Taylan, Bürsin’e Şımarık sinemasıyla ilgili kanılarını sordu. Bürsin, “Çok güzeldi. Gençlere yönelik bir şey olması da beni çok heyecanlandırıyor. Eğlenceli ve tadında oldu” karşılığını verdi.
Taylan’ın “Demode bir aşık mısın?” sorusuna ise Bürsin, esprili bir biçimde şu cevabı verdi:
“Çok demodeyim. Çok. Yanlış anlaşılacak derece demode bir aşığım. Tembel. Mektup yazmışım filan. Salonun ortasında piknik yapmaya çalışan falan, o denli saçma şeyler…”
“AŞKI TÜKETİLEBİLİR BİR ESERE DÖNÜŞTÜRDÜK”
Aşka dair kanılarını paylaşan Bürsin, aşkın günümüzde manasını yitirdiğini lisana getirdi:
“Gerçekten aşık olmak için şanslı bir insan olman lazım. Bu kadar talihe bir şey olmasa bence dünya bu bahiste bu kadar başarısız olmazdı. Aşk, o kadar tüketilmiş bir söz ve kavram oldu ki… Aşk değerli bir şey. Lakin aşkı satın alabileceğin bir eser haline getirdik.”
Birlikte büyüdüğü arkadaşının vefatından bahseden Bürsin, bu olayın hayatında bir dönüm noktası olduğunu söyledi:
“Arkadaşımın vefatı Türkiye’ye gelme sebebim oldu. Askere gitmem lazımdı. Gitmek istedim. Ne yapmak istediğimi bilmiyordum. Kimseyi tanımıyordum, lisanı hakikat düzgün konuşamıyordum. Kaybolmak istedim.”
YAZMAYA NASIL BAŞLADI?
Bürsin, yazma serüvenine lise yıllarında günlük tutarak başladığını tabir etti:
“Hep bir defterim vardı. Lisede başlamışımdır, romantik bir şey olarak görüyordum. Genç yaşta başladı bu türlü deftere yazmak lakin öykü değil, günlük. Kıssalar ve senaryolar ise üniversitede başladı. Bir sinema okuluna gittim.”
