Cemil Tugay’dan Çevre Bakanlığı’na ‘Körfez’ tepkisi: ‘Siyasi rant’ göndermesi
Ağustos ayındaki balık vefatlarıyla birlikte başlayan İzmir Körfez’i tartışmaları devam ediyor. Körfez’in paklığı konusu merkezi idare ile mahallî idaresi karşı karşıya getirirken bahis, TBMM bütçe görüşmelerinde de gündeme gelmişti.
TALEP REDDEDİLDİ
Temizlik konusunda yetkinin hangi kurumda olduğuna ait bakanlık ve mahallî idare kanadından farklı sözler kullanılırken geçtiğimiz günlerde, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Körfez’e deşarj yapan işletmeleri ve kirliliğe neden olan gemileri denetleyebilmek için yetki talebi, Etraf, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından reddedildi.
Talebin reddedilmesine ait konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, bakanlığa ‘Körfez’in kirli kalması’ üzerinden siyasi rant göndermesi yaptı.
“EĞER YETKİYİ BİZE VERSELERDİ BÜTÜN KİRLENMEYİ ÖNLEYECEKTİK”
Denetim yetkisinin belediyeye verilmesinin bakanlığın yükünü hafifleteceğinin altını çizen Tugay, şunları söyledi:
Bunlar durmadıkça Körfez, istediğimiz paklık düzeyine gelemez. Buradaki kirlilik, kontrollerle durdurulmuyor. Maalesef bakanlıklar misyonlarını yerine getirmiyorlar. O nedenle buralardan kirli su akmaya devam ediyor. Şayet yetkiyi bize verselerdi tamamını baştan sona denetleyecek, dikkatli bir takiple de bütün kirlenmeyi önleyecektik. Artık bakalım bu yetkiyi bize vermediği için bundan sonra bakanlığın yapmasını bekliyoruz. Şunu da Bakanlık bugüne kadarki ciddiyetsiz halini bundan sonra da sürdürecek olursa bu durmayacaktır. O nedenle biz daha yakından bunları takip eden bir kurum olacağız. Tahminen kontrol ve ceza kesme yetkisi bizde olmayacak fakat takiplerimiz de yakaladığımız her türlü sorunu kamuoyuyla basınla paylaşacağız. Bakanlığı tekrar tekrar görevini yerine getirmeye davet edeceğiz.”
“MERKEZİ HÜKÜMET İZMİR KÖRFEZİ’NİN PAKLIĞINDA YANIMIZDA YER ALMAYACAK”
Bakanlığın, belediyenin talebini arka arda reddetmesinin altında farklı nedenler olabileceğini kaydeden Tugay, şu sözleri kullandı:
“Belediyenin denetlemeyi üzerine alması, onların yükünü aslında hafifletmesi manasına gelir. Hasebiyle olağanda vermeleri lazım. Hele hele daima Körfez’le ilgili olumsuz konuşan buna karşılık hiçbir yardımda bulunmayan bir bakanlığın olağanda ‘Buyurun siz denetleyin demesi’ gerekir. Fakat bunu yapmıyorsa o vakit ya uygunsuz davranan birilerini kolluyorlar ve bu kontrol yetkisini bize vererek denetlenmesini istemiyor olabilirler. Ya da Körfez’in kirli kalmasından siyasi bir rant çıkarma için bir yarar bekliyor olabilirler. Marmara Denizi müsilaja boğulmuş durumda. Ergene inanılmaz kirli akıyor. Sivas’ın Güzelyurt beldesinde bir altın madeni siyanür havuzu patladı ve Ordu’nun su kaynağı olan Melet Çayı’nı affedilmez bir halde kirletti. Çevre ve Şehircilik Bakanı görevini İzmir Körfezi’nde yapmadığı üzere anlaşılan o ki Türkiye’nin hiçbir yerinde yapmıyor. Tahminen de bu işi hakkıyla yapacak bir çevre bakanlığı kurulması ve bütün yetkinin ona devredilmesi yanlışsız da olabilir. Lakin biz İzmir’in körfezine sahip çıkarken şunu artık net olarak biliyoruz. Hiçbir vakit hiçbir biçimde bakanlık ve merkezi hükümet İzmir Körfezi’nin paklığında yanımızda yer almayacak.”
“YAPILANDIRMANIN GERÇEKLEŞECEĞİNE DAİR BEKLENTİMİZ VAR”
Tugay ayrıyeten SGK borçları münasebetiyle İzmir Büyükşehir’in hesaplarındaki yaklaşık 1 milyar 600 milyona haciz konduğu tezine da karşılık vererek şunları söyledi:
“Hesaplara haciz konmadı. Hazine’den aylık hakedişler geliyor. Oradan bir kesinti olacağına dair bir ön bilgi var lakin yapılandırma için başvurmuştuk. Hala yapılandırmanın gerçekleşeceğine dair bir beklentimiz var. Olursa birkaç gün içerisinde muhakkak olacak. Bundan sonra kesinti olmayacağını düşünüyoruz. Fakat şu an için bu türlü bir ihtimal olduğunu biliyoruz.”
