Dünya Kanser Günü münasebetiyle bir açıklama yapan CHP Genel Lider Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz: “Türkiye’de Yüzde 35,8 ile deveran sistemi hastalıkları en yaygın mevt nedeni olurken kanser ikinci sırada bulunuyor. Yıllar içinde kanser vefat oranlarında bariz bir artış gözlemlenirken, bilhassa akciğer kanserinde artış dikkat çekiyor.” dedi.
CHP Sıhhat Bakanlığından Sorumlu Genel Lider Yardımcısı Dr. Zeliha Aksaz Şahbaz, Dünya Kanser günü nedeniyle yazılı basın açıklaması yaptı. Tükiye’de en yaygın mevt nedenlerinden birinin kanser olduğuna dikkat çeken Şahbaz, kanserden korunma yollarına ait bilgiler verdi. Şahbaz’ın açıklaması şu halde:
“ÖLÜMLERİN YAKLAŞIK YÜZDE 15’İ KANSERDEN”
“Türkiye’de yaşam süresi Sağlık Bakanlığı, tarafından 77,3 yıl olarak Tabir edilmektedir. Lakin kanserin, bu hayat müddetini tehdit eden değerli bir faktör haline geldiği gerçeğiyle karşı karşıyayız.Türkiye’de 2023 yılı itibariyle ölümlerin yaklaşık yüzde 15’inin kanserden kaynaklandığı tabir edilmektedir. Yüzde 35,8 ile dolanım sistemi hastalıkları en yaygın vefat nedeni olurken kanser ikinci sırada bulunuyor. Yıllar içinde kanser mevt oranlarında bariz bir artış gözlemlenirken, bilhassa akciğer, kolorektal ve bayanlarda göğüs ve Uterus kanserlerinde bu artış dikkat cazip seviyededir. Türkiye’de görülen en yaygın kanser tiplerine baktığımızda; trakea, bronş ve akciğer kanseri %5,8 ile birinci sırada yer alıyor. Bu kanser tipini sırasıyşa kolorektal (Bağırsak) kanserleri (%2,1), göğüs kanseri (%1,6), prostat kanseri (%1,2) ve pankreas kanseri (%1,0) takip ediyor.
“ÖNLENEBİLİR VEFATLAR 100 BİN KİŞİ BAŞINA 197 KİŞİ”
Türkiye’de önlenebilir vefatlar 100 bin kişi başına 197, tedavi edilebilir vefatlar ise 144 olarak belirlenmiştir. Bu ölümlerin yüzde 13,1’ini akciğer kanserine bağlı vefatlar oluşturuyor. Kanserin önlenebilir oranı ise, ömür usulü değişiklikleri ve erken teşhisle büyük ölçüde düşürülebilir.Türkiye’de kanserle gayrette erken teşhis ve tarama programlarının yaygınlaştırılması değerli yer kaplıyor. Bilhassa akciğer kanseri başta olmak üzere, kanser tarama programlarının artırılması, kansere bağlı vefatları kıymetli ölçüde azaltabilir. Bu bağlamda, erken teşhis için göğüs ve bağırsak kanseri taramaları daha yaygın hale getirilmeli, tütün kullanımını azaltmak için tesirli siyasetler güçlendirilmelidir. Ayrıyeten sağlıklı beslenme alışkanlıkları ve fizikî aktiviteyi teşvik eden kampanyalar, kanserin önlenmesinde kritik kıymete sahiptir.
“HPV, HEPATİT B ÜZERE ENFEKSİYONLARIN AŞI İLE ÖNLENMESİ AYRIYETEN KANSERİN ÖNLENMESİNDE ÇOK ÖNEMLİ”
Sağlıklı bir etrafta yaşamak, hava ve su kirliliğinin önlenmesi, besin güvenliği, kansere sebep olan HPV, Hepatit B üzere enfeksiyonların aşı ile önlenmesi ayrıyeten kanserin önlenmesi ve denetiminde çok değerlidir. Bu bağlamda Hepatit B aşısı ulusal aşı takviminde uygulanırken, Rahim ağzı kanserini önleyen HPV aşısının da fiyatsız aşı takvimine alınması büyük ehemmiyet arzetmektedir.Türkiye’de kanser oranlarındaki artış, yanlışsız sıhhat siyasetleriyle engellenebilir. Çeşitli kanser cinsleri, hayat biçimi değişiklikleriyle %40 oranında önlenebilir. Çok kilo, işlenmiş besinlerin, şekerli içecekler ve alkolün çok tüketimi, hareketsiz hayat, kanser riskini artırır. Sağlıklı ve doğal beslenmek bu riski düşürür. Sigara, başta akciğer kanseri olmak üzere birçok kanserin en büyük tetikleyicisidir.
“KANSER, SADECE FERDÎ BİR SORUN DEĞİL”
Türkiye’nin sıhhat siyasetlerinin, kanserle uğraşa yönelik daha somut adımlar atması, sırf sıhhat çalışanları ve sıhhat sistemine değil, tüm toplumun geleceğini şekillendirecek bir dönüm noktası olabilir. Bugün yalnızca sıhhat değil, tıpkı vakitte toplumsal bir sıkıntı olan kanserle gayrette toplumsal farkındalığı artırmak, bireylerin yaşam tarzı seçimlerinde değişiklik yapmalarını sağlamak, kanser nedeni olabilecek çevresel faktörleri ortadan kaldırmak güçlü bir siyasi irade gerektiriyor. Kanser, sadece şahsî bir sorun değil; toplumun ortak bir problemidir. Bu yüzden kanserle çabada daha güçlü sıhhat siyasetleri ve toplumsal dayanışma ile bu hastalığın tesirlerini en aza indirebiliriz.
Sonuç olarak, Türkiye’de kanserle çaba için daha faal bir sıhhat siyaseti oluşturulması, çevresel faktörlerin ortadan kaldırılması, erken teşhis programlarının yaygınlaştırılması ve halkın sağlıklı hayat alışkanlıkları konusunda bilinçlendirilmesi büyük değer taşıyor.”
