Haymana ilçesinde 1998 yılında doğan Ebubekir Yıldırım, 16 aylıkken konutunun önünde kamyon çarpması sonucu ağır yaralandı.
Kaza sırasında dalağı ve karaciğeri de ziyan gören Yıldırım, hastanede tedaviye alındı.
Kazaya bağlı olarak omurilik felci geçiren Ebubekir Yıldırım, yaklaşık 10 yıl süren tedavi sonrası tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. 2015 yılında Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi gördüğü sırada Türk Silahlı Kuvvetleri Rehabilitasyon Merkezi Engelliler Basketbol Ekibi ile tanışan Yıldırım, kadronun en genç oyuncularından biri oldu. 10 yıldır grupta yer alan ve Gazi Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Eğitimi ve Vücut Eğitimi mezunu olan Ebubekir Yıldırım, 2018 yılında ulusal kadro forması giyerek, Türkiye U22 tekerlekli sandalye basketbol kadrosuyla Avrupa şampiyonluğu yaşadı.
“HER VAKİT SPORUN İÇİNDE OLMAK İSTİYORUM”
Milli oyuncu Yıldırım, kaza sonrası Gaziler Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi’ndeki tedavi sürecinde kendisiyle barıştığını ve basketbolla tanıştığını anlatarak, “Burada benim üzere engelli olan ağabeylerim ve kardeşlerim, engelli olmanın insani bir durum olduğunu gösterdiler bana. Başladıktan 6 ay sonra 1’inci Lig’de şampiyon olup Üstün Lig’e çıktık. Akabinde 2016’da birinci evvel U19 Tekerlekli Sandalye Basketbol Ulusal Ekibine çağrıldım. Akabinde U22 Tekerlekli Sandalye Basketbol Ulusal Ekibine çağrıldım. Türk Silahlı Kuvvetleri Basketbol Kadrosu ile bir arada 2016’da Bosna Hersek’te düzenlenen Challenge Cup’ta Avrupa 3’üncüsü olduk. Akabinde 2017 Ocak’ta U22 ulusal kadrosuyla birlikte birinci Avrupa şampiyonluğumuzu aldık. Dünya 2’ncisi olduk. 2018’de üst üste ikinci defa, Avrupa şampiyonluğumuzu aldık İtalya’da. Spor benim için aslında hayatın tamamı olabilir. Hayatın her alanına koyabileceğim, hayat kalitemi yükseltebilecek, spor yalnızca bir rehabilite etme aracı değil, birebir vakitte maksat olan bir kavram. Her vakit atlet olmak istiyorum, her vakit sporun içinde olmak istiyordum” diye konuştu.
“MİLLİ KADRODA OLMAK BEŞERE TARTI KATIYOR”
Basketbol ile hayatının değiştiğini anlatan Yıldırım, “Türk Silahlı Kuvvetleri ismi altındayız ve bu çok pahalı. Kadroda gazi ağabeylerimiz var. Onların tartısı, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin tartısı ve o formanın yükü her daim üzerimizde. Bu kulübe hizmet etmek büyük bir erdemdir. Tahminen asker değilim fakat asker üzere kadronun çıkarları, ülkenin çıkarları için hizmet ediyorum. Bu çok büyük bir onur. Bundan ötürü inanılmaz gurur duyuyorum. Burası bana bir hayat verdi, ikinci meskenim. Ulusal ekipte olmak da beşere bir yük katıyor. Sorumluluk şuurunun yalnızca kendisine, grubuna değil; ülkesine olduğunu gösteriyor. Ulusal ekip bana ülkemi temsil etme fırsatı verdi. Az da olsa ülkeme bir katkı sağlayabildiysem ne keyifli bana” sözlerini kullandı.
